Sevgili Arkadaşlarım , Kıymetli Dostlarım, Canlar
Mübarek Ramazan ayını geride bırakarak, bir Ramazan Bayramı’na daha erişmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Kültürümüzde önemli bir yere sahip olan bayramlar Dostluğu, sevgiyi, geleceği, hüznümüzü, neşemizi, yalnızlığımızı paylaştığımız birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşlik ve dostluğumuzu en sıcak şekilde hissettiğimiz özel günlerdir.
“Nerede o eski bayramlar” diye söze başlamayacağım . Çocukluğumun bayramlarını özlediğim bir gerçek. Dedelerimiz ,Ninelerimiz, Babalarımız ve Annelerimiz henüz asıl yurdumuz olan öte dünyaya göçmemişlerdi. Rabbim Peygamber Efendimize komşu eylesin. Mekânları cennet olsun. Bayramda çocuk olmak müthiş bir şeydi. Dede ve Ninelerimizin ellerini öperdik, harçlık verirlerdi, sevinirdik. Geniş aile idik, hepimiz birlikte yemek yerdik, kalabalık sofralarda. Şimdilerde çekirdek aile diye adlandırılan iki üç kişik aileye dönüştük.
Kıymetli Dostlarım ,Canlar
Bayramlarımız Milli, Dini ve Kültürel değerlerimiz demektir. Bir başka açıdan bakıldığında Bayramların ruhunun kaybolması 9 güne çıkarılan bayram tatilini duyan tatil beldelerine akın ederek ,Eş dost ,arkadaş, akraba herkese atılan kopyala yapıştır resimli bayram mesajları ile bayram kutlaması yaparak bayramın ruhunu öldürüyoruz. Bayramda memleketine giden, ailesini, akrabalarını ziyaret eden yok denecek kadar az kaldı.
Bayram çocukların günüydü, neşe ve coşku içinde geçerdi bayram günleri. Şimdi bayramlarda o heyecan ve coşkuyu göremiyorum. Çocukluğumda, hatırladığım bir şey bayramlıklarımla uyurdum, o sevinç vardı. Galiba değişen toplumla beraber, Kapitalist sistemin özelliği olan tüketim çılgınlığı ile Bayramlarla birlikte bir çok değerlerimiz kaybettik.
Sevgili Arkadaşlarım , Kıymetli Dostlarım, Canlar
Geliniz hep beraber önce kabristanları ziyaret ederek , Cennet vatanımız için canlarını seve seve feda eden aziz şehitlerimizi ve ahirete irtihal eden gazilerimiz ile tüm geçmişlerimizi rahmetle yâd edelim. Gönlümüzü birbirimize açalım, muhabbetle kucaklaşalım ve bayramlaşalım. Yaşam sebebimiz olan , hayatın çilesini birlikte omuzladığımız eşlerimize, evlerimizin neşesi olan çocuklarımıza torunlarımıza bayramın coşkusunu tattıralım. Gelin, bayram yapamayanlara da bayram yaptıralım. Yaralı gönülleri, bitap düşmüş yürekleri onaralım. İşte o zaman Alvarlı Hâce Muhammed Lütfi Efendi’nin dua formatında mısralara döktüğü şu güzel bayram neşesini hep birlikte yaşarız inşallah;
Hüzn ü keder def ola
Dilden hicap ref ola
Cümle günah af ola
Bayram o bayram ola.
Dildeki Rahmân ola
Derdleredermân ola
Âzâdefermân ola
Bayrâm o bayrâm ola
Bu duygu ve düşüncelerle, Ramazan Bayramınızı en içten dileklerimle kutluyor, Bayramın ülkemize, milletimize, İslam âlemine ve insanlığa huzur ve mutluluk getirmesini yüce Allah’tan niyaz ediyorum.
SAYGILARIMLA VESSELAM