DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Erol Sunat
Erol Sunat
Giriş Tarihi : 19-10-2025 20:40

Beysiz Şehrin Hikayesi

Uzun uzun zaman önce memleketin birinin payitahta bir günlük mesafede olan bir şehrinin Beyini Sultan çağırmış yanına. Bey gidiş o gidiş. Günler geçmiş, üç ay geçmiş, beş ay geçmiş on ay olmuş ne Bey geri gelmiş ne de ondan bir haber alan. Şehrin ileri gelenleri bir heyet olmuşlar varmışlar Sultanın huzuruna. Sultanım demişler nerededir bizim Beyimiz? Sultan sanki demiş çok mu severdiniz Beyinizi? Az mı geldiniz al bu Beyi, Beylik kim bu kim, yolda yürümesini bilmez, kimseyi dinlemez, yanına desturla varılır dediniz bende aldım Beyi. On aydır Bey yok şehirde Beysiz şehir oldunuz. Beyiniz yok, derdiniz yok. Yanıma gelen heyet olarak şehrin idaresi sizde. Kendi aranızda iş bölümü yapacaksınız. Kimsenin kimseden fazla yetkisi olmayacak. On aydır çok debelendiniz, olmadı. Bir de böyle deneyin. Başaramazsınız cezanızı ben vereceğim. Beyi yerden yere vurdunuz, türlü-türlü kulp taktınız, kendiniz yetmedi ahaliye şikâyet ettirdiniz.

Şimdi görev sizde, altı kişisiniz, bundan böyle altı Beyli şehirsiniz. Şikâyet yok. Kavga yok, cana kastetmek yok. İş bölümünü ben değil siz kendi aranızda yapacaksınız. Haydi varın gidin şehrinize. Altı ileri gelen olmuşlar altı Bey. Şehirlerine vardıklarında sözüne itimat ettiklerinin konağında toplanmışlar. Şehrin işlerini bölmüşler altıya. Demişler ki bu iş böyle olmaz, kura çekelim. Çağırmışlar şehrin yaşlılarının pirini, Baba demişler bu kurayı sen çek. Herkes senin kararına razı. Bölüşmüşler işleri. Ertesi gün ahaliyi şehrin meydanına toplamışlar. Ey ahali demişler. Bundan böyle Sultanımız şehrimize Bey vermeyecek. Onun için bizleri şehre ortak Bey tayin etti. Bizde şehrin işlerini ve yönetimini böldük altıya, yaşlıların piri Baba da kuramızı çekti. Ahaliden yaşlı bir kadın. Dün demiş kendi çapınızda Ağa idiniz, Sultana vardınız Bey oldunuz. Var olan Bey aslında pek iyi adamdı adama rahat huzur vermediniz.

Siz zaten kendi aranızda geçinemeyen birbirini zerre kadar sevmeyen adamlarsınız. Nasıl olacak bu iş? Ahali başlamış kendi arasında konuşmaya. Ancak güngörmüş bir ihtiyar madem demiş Bey oldular. Bakalım neler yapacaklar, belki böylesi çok daha iyi olur. Beyler kendi konaklarını Bey konağı yapmışlar şehir, altı Bey konaklı şehir diye de anılmaya başlamış. İlk aylar kimse kimsenin işine karışmamış. Sultan şehre kendi adamlarını göndermiş. Kimi tüccar, kimi kervancı, kimi aşçı, kimi Hekim, kimi terzi, kimi berber olarak başlamışlar Beyleri takip etmeye. Ahali bu çok başlı idare şekline önceleri bir anlam verememiş. Sonra alışır gibi olmaya başlamış. Aralarında bir ihtilaf olduğunda mesele nasıl çözülecekmiş işte onu bilen yokmuş. Altı Beyin adamları arasında sürtüşmeler üçüncü aya doğru başlamış. Beylerin adamları kendi Beylerini ön yüze çıkarmak için sataşmalara ileri geri yumruklaşmalara itişmelere başlamışlar. 

Beyler olayların önüne zor da olsa geçseler de işin içine Bey hatunları ve çocukları da karışmış. Kervanlara ve Bedestene bakan Beyin hatunu, aşhanelere ve Hanlara bakan Beyin hatununu şehrin meydanında yerden yere çarpmış kıyamet kopmuş. Beyler çekmişler kılıçlarını ahali araya girmiş. Sultan gelir hakkınızda iyi olmaz demişler beyler zor teskin olmuşlar. Altı Beyli şehir kavgalı gürültülü ve bol dedikodulu bir sene geçirmiş. Sultanın Veziri, Sultanım demiş, bu Beylerle bu şehir bir sene daha gitmez takdir sizin amma, en geç bir ay içinde kan gövdeyi götürür. Sultan bırak demiş Bey olmak istiyorlardı varsın olsunlar. Altı Bey yanlarına daha uyumlu adamlar seçerek daha dikkatli olmaya gayret etmişler. Böylece bir altı ay daha geçmiş. Şehre genç bir tüccar gelmiş. Beyler aralarındaki gizli savaştan şehre kim geldi kim gitti fark edecek durumda değillermiş. Yeni gelen tüccar Bedestene bakan Beyin konağına varmış. Hemen Beyin elini öpmüş, Beyim demiş, ben birçok şehirde ticaretle uğraştım.

Gezdiğim diyarların sayısını unuttum. Bu şehirde Bedestende bir dükkân açmak isterim. Bey bu saygılı genci beğenmiş. Yer göstermiş. Bedestende bir dükkân açan gencin ilk müşterileri de Beyin hanımı ve kızlarıymış. Beyin büyük kızı gel zaman git zaman Bedestenden çıkmıyor, bir sebep bulup tüccarın dükkanından incik boncuk gibi bir şeyler almaya başlayınca, şehir Leyla ile Mecnun bunlar diye konuşmaya başlamış. Sonunda Tüccar, Bey kızına talip olmuş on gün sonra da Beye damat.  Bey kısa bir süre sonra damadının tüccarlıkla pek de alakası olmadığını, sürekli Payitahta gidip geldiğini tespit etmiş. Damat izlendiğini fark edince, karısına babana söyle demiş ne kendi ne de adamları beni bir daha takip etmesinler. Bak seni severim. Senin bende hatırın çok büyük. Baban diğer Beyleri ortadan kaldırıp, şehre tek başına hâkim olmak istiyor. Karısı benim demiş her şeyden haberim var. Benden saklama artık, sen Sultanın bu şehre görevlendirdiği birisin.

Şehirdeki Sultanın adamlarının hepsi sana bağlı. Ben bu şehirde kim ne yapıyor hepsini bilirim. Anam da bilir. Babam da. Sana bile bile vardığımı söylesem hadi canım olmaz öyle şey diyebilirsin. Babam beni senin peşine taktı. Sultanda seni benim peşime. Sonunda seni fazla merak etmeye başladım. Anamın anası bunun adına sevdalanmak derler demişti. Haklı çıktı. Tüccar bak Bey kızı demiş madem döktün içini, yeminle bende seni çok sevdim. Dediklerin harfi harfine doğru. De bakalım şu andan itibaren kimden yanasın?

Bey kızı, senden yana olsam babama yazık demiş, babamdan yana olsam sana yazık, hiç kimseden yana olmasam olmaz mı? Tüccar anlaşıldı Bey kızı demiş atmış kendini evden dışarı. Tüccarın kayınpederi olan Bey, sisli ve oldukça kapalı bir gecede beş Beyin konaklarını adamlarıyla basmış. Beylerin hepsini ve onların adamlarını öldürmüş. Ailelerini gece yarısı şehirden çıkarmış. Onların akıbetleri hakkında kimsenin ağzını bıçak açmıyormuş. Kim sorsa zindanı boylamış. Bu arada kızının bütün yalvarmalarına rağmen damadını da zindana atmış.

Bey neden böyle bir geceyi seçti diyenler bir de öğrenmişler ki, aynı gece Sultan ölmüş. Sultanın iki kardeşi ve üç oğlu taht mücadelesine girmişler. Bey tamda bu kargaşa ortamında şehrin tek hâkimi oluvermiş. Sabah ortalık aydınlandığında ahaliyi şehrin meydanına toplamış, şu andan itibaren demiş bu şehrin beyi de hâkimi de sahibi de benim. Bu şehri son iki senedir Beysiz şehir haline getiren Sultan dün akşam öldü. Şehrimiz tekrar Beyi olan şehir haline geldi. Sultanın adamı olan damadımı da zindana attım. Kızımın hatırı olmasa onun da kellesini alacaktım. Ahaliden diğer Beylerin taraftarları Beyin üzerine yürümüşler.

Beyin adamları hepsini ok yağmuruna tutarak öldürmüş.  Bey, yaşanan olaylar karşısında beni buna mecbur etmeyeceklerdi diye de kendini haklı çıkararak, boş olan Bey konağına taşınmış.  Ahalinin önde gelenleri beyin elini öperek onun Beyliğini tanımışlar. Bu arada memlekette taht kavgaları bütün hızıyla devam ediyormuş. Beyin damadı on beş gündür zindandaymış. Yanına zindancılardan biri gelmiş. Beyim demiş, ben Sultanın zindana yerleştirdiği muhafızlardan biriyim. Bey tespit ettiği arkadaşlarımızı öldürttü. On kişi kadar kaldık. Ölene kadar seninleyiz. Tüccar zindandan çıkmış, Sultanın adamlarından geri kalanlarla bir araya gelmişler hepsi sadece yedi kişiymiş.  Şehir kapısındaki Beyin adamlarını saf dışı bırakıp karanlığın içinde sabaha kadar at sürmüşler. Memleket öyle karışıkmış ki, şehirlerdeki beylerin her biri ya Sultanın oğullarından birine ya da Sultanın kardeşlerinden birine tabi olmuşlar.  Kim kimden yanaymış kimse kimseden emin değilmiş.  Tüccar adamlarıyla, Sultanın ortanca oğlunun yanına varmış. Şehzade tüccarı görünce, sen ha demiş, iyi ki geldin. Seni aramadığım yer kalmadı.

Üç sene sonra Sultanın ortanca oğlu kardeşlerini ve emmilerini yenerek Sultan olmuş. Tüccar diye bilinen genç ise Şehzadenin yanı başında savaşmış.

Ortalık durulduğunda Sultan gel bakalım sağ kolum demiş, dile benden ne dilersen. Sen artık benim Beylerimden birisin. Bey, Sultanım demiş, daha önce mücadele ettiğim şehirde bir hatunum vardı. Haber aldım ki, hiç görmediğim üç yaşlarında bir oğlum varmış. İzninizle hatunumu ve oğlumu görmeyi dilerim. Sultan, hazır gitmişken o şehrin Beyine de gereken dersi ver, hatununu ve oğlunu al yanıma gel demiş. Bey, bütün o mücadele dolu yıllarda yanından ayrılmayan muhafızları almış yanına akşama doğru şehre gelmişler. Bir hana yerleşmişler. Bey, Hancıyı çağırmış. Hancı demiş, Bey burada mı? Hancı bugün demiş kızını evlendiriyor. Bey hangisini demiş en küçüğünü mü? Yok demiş dul olan en büyüğünü. Kızın kocası savaşta öldü dediler, zoraki bir düğün yapacaklar, Bey kızı kocam ölmedi yaşıyor dediyse de, onu dinleyen olmadı.

Bey ve adamları düğün yerine varmışlar. Bey, yüzünü bir örtüyle sarmış yalnızca gözleri görünüyormuş.  Yüksekçe bir yere çıkmış. Ey ahali demiş, bu düğün yapılamaz. Bu kadın dul değil. Kocası savaşta öldü demişler amma kocası sağ. Ona talip olanın bu işten haberi yok mu? Ya da Bey olacak babasının. Ahaliden biri madem öyle çıksın sağ ise ortaya demiş. Bey kızı arayan gözlerle kalabalığı tarıyormuş. Yüzü sarılı olan konuşanı tanıması imkansızmış. Bey, açmış yüzünü saran örtüyü. Bey kızı koşarak gelmiş sarılmış boynuna. Beyin adamları şehrin Beyini ve yeni damat adayını yakalamış getirmişler düğün yapılan alana. Ahaliden yaşlı bir kadın, bu Bey olacak bize kan kusturdu Beyim demiş, kendine damat yapmaya kalktığı da kendi adamlarından katilin vicdansızın biri. Allah’ını seversen ver bu ikisini bize. Şehrin beyi, ben demiş bu şehrin hakimiyim bizi sorgusuz sualsiz cezalandıramazsın. Bey, sen demiş sorgusuz sualsiz beş beyi öldürdün. Çoluk çocuğunu esir pazarlarında sattırdın. Bu şehirde kendine rakip gördüğün herkesi öldürdün. Senin neyini sorgulayayım. Bu şehir Beysiz şehir. Beysiz şehrin Beyi olmaz demiş çekmiş kılıcını şehrin beyinin ve adamının kellelerini almış. Ne kadar adamı taraftarı varsa da Beyin adamları tarafından saf dışı edilmişler.  Bey, ahali demiş bu düğün zaten düğün değildi, asıl düğün sizin bu canilerden, katillerden kurtulmanızdır.  Ardından karısını ve oğlunu almış, adamlarıyla birlikte Payitahta geri dönmüş.

Anlatırlar ki; Şehir üzerindeki korku örtüsünü uzun süre atamamış. Bir ay kadar sonra şehre Sultan gelmiş. Toplamış ahaliyi şehrin meydanına. Beysiz şehrin ahalisi demiş. Babam Sultan gibi size Bey falan vermiyorum. Bu işlerden çok çektiniz, çok kayıplar verdiniz, varın Beyiniz olmadan yaşayın yalnız asayiş işlerine bakacak bir Muhafız başı olacak. Her ne derdiniz varsa kendi kendinize halledeceksiniz. Sultan gittikten sonra, ahalinin ileri gelenleri bir araya gelmişler bir karar almışlar şehirde kimse kimsenin hakkını yememiş, kandırmamış elinden zorla bir şey almamış öyle olmuş ki, şehirde herkes sevgi ve saygı çerçevesinde kavga etmeden, hoşgörü dairesi içinde geçinmeye başlamışlar. Akıllarına başımızda bir Bey olsun düşüncesi gelmediği gibi, unutmuşlarda. Şehir Beysiz şehir diye anılmaya başlasa da şehri kendine örnek almaya çalışanlar başka şehirler Beysiz şehir olmayı başaramamışlar. Şehirden karısı ve oğluyla ayrılan Bey, daha sonraki senelerde Sultana Vezir olmuş.

Şehir şehire, Bey Beye, altı bey altı beye, Sultan Sultana, Şehzade Şehzadeye, İhtiyarların piri ihtiyarların pirine, Bey kızı Bey kızına, Tüccar tüccara, damat damada, Muhafız muhafıza, han hana, hancı hancıya, zindan zindana, konak konağa, meydan meydana, ahali ahaliye benzer…

Bir kıssadır anlatılan. Her kıssadan bir hisse alına denmiştir. Bu hikâyede, anlatılanlarla bir benzerlik var ise, tamamen tesadüften ibarettir. Ne kimse gönül koya ne de alınganlık göstere…

Sürçü lisan eylediysek affola…

Bir daha ki sefere daha güzel bir hikâye anlatırız inşallah…

NELER SÖYLENDİ?
@
Erol Sunat

Erol Sunat

DİĞER YAZILARI Hazandı, Hüzündü, Dündü, Bugündü Beddua Ananın Hikayesi Yoksul Adamın Siyaseti Olmaz Elbet bir gün barışacağız Herkesin Aşkı Değer Verdiği Şeye Göre Ölçülür Emekli ne desin? Türk olmak Bayram Hürmetine Hekim Kızının Hikayesi Sevgi ve Barışa Yürümek Saltanat Hikayesi Uğursuzun Hikayesi Dün Bugün Yarın Neşeli Şarkılar Sarmıyor Beni Bak başının çaresine Keşmekeşin Hikayesi Başı Pare ,Pare Dumanlı Dağlar Aşk Üstüne Olmaz Olmaz Deme Hikayesi Bu ülke, tarihte Türk'tü bugün de Türk'tür” Düşe Kalka… Türkçenin Payitahtı Yıl Edebiyatsız Olmaz Ahalinin Hikayesi Emekliler Ve Asgari Ücretliler Olmasa Mevlânâ’nın Gecesi Bırakın Kendinizi Hoşgörüye Muhabbet ola Yıl Biterken Felek Vurmuşun Hikayesi Yazan Kalem Siyah Yol Gözüktünün Hikayesi “Ben Yoruldum Hayat” Kemankeş Kızın Hikayesi Bir Zamanlar Tertemizdi Okullarımız Kara Vicdanlı Hiç Yarı Yolda Bırakıldınız Mı? Hani Çocuklar Bizim Geleceğimizdi? Ayakta Durmak Buysa Eğer Derinlerde Kaybolmak Meydanlar Er Meydanıdır Mızrak ve Çuval Meselesi Konya Şeker Efsanesi Darmaduman Dağ fare doğurmak zorunda mı? Kötü Gün Dostunuz Var Mı? Uçurumun Kenarı Dayının Hikayesi Müdür Kıyamet mi Koptu? Biz Bizden Gidemeyiz Yaşadığımız Her Güzel Gün Bayram Olsun ALPASLAN TÜRKEŞ Ramazan Hürmetine İhsan Ceylan Göl Şehrinin Hikayesi Söz, Etme Dedi Ses, Dinlemedi Bey Kızının Hikayesi Vakit Vuslat Vaktidir Seyit Küçükbezirci Öğretmenim” Kelimesiyle Geçen Bir Ömür Buram Buram Konya Kokma KASIMPATI Daha Nice Yüzyıllar Gör Türkiyem Yine Ortadoğu, yine kan, yine gözyaş Sultanlar Tepesinden Sultanlar Şehrine! Bu Benim Meselem, Derin Meselem” Bu Şehirde Kaç Zeki Oğuz Daha Kaldı? Makam Mahur Hava Eyyamı Bahur! BAYRAM GELDİ HOŞ GELDİ! Öfke hikayesi Dilinle Söylediğini, Kalbinle de Söyle Kara Odun Ateşe Eş Oldu Aydınlık Geldi!” Doğruluk Sözde Değil Özde Olur!’ Kalemin Su, Kâğıdın Rüzgâr İse... Söküklerini Dik Sözlerinin Bazen... Hak Kapısından Ayrılmayan Türk, Var Olduğu Müddetçe Vatansız Kalmaz Kıskançlık Yapanın Gönlüne Karanlıklar Çöker Dertlinin Derdini Dinlemek! Eden Kendisine Eder!.. AYNA Diline Hâkim Olmak Ramazan Hikayesi -2 Ramazan Hikayesi Adı Güzel, Kendi Güzel Muhammed Fani Dünya Hoştur Amma... SON CEMRE SÖZ! YILBAŞI DEMEK ŞEB-İ ARUS Aşçı Dede Kimin Dedesi? Benim Derdim Dermanım Bilen Yok! Ecdada Vefa! Yüreğe Gömülmek!
NAMAZ VAKİTLERİ
PUAN DURUMU
  • Süper LigOP
  • 1GALATASARAY1229
  • 2FENERBAHÇE1228
  • 3TRABZONSPOR1225
  • 4SAMSUNSPOR1223
  • 5GÖZTEPE1222
  • 6BEŞİKTAŞ1220
  • 7GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ1219
  • 8CORENDON ALANYASPOR1215
  • 9TÜMOSAN KONYASPOR1214
  • 10ÇAYKUR RİZESPOR1214
  • 11KOCAELİSPOR1214
  • 12RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ1213
  • 13HESAP1213
  • 14GENÇLERBİRLİĞİ1211
  • 15KASIMPAŞA1210
  • 16ZECORNER KAYSERİSPOR129
  • 17İKAS EYÜPSPOR128
  • 18MISIRLI127
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
E-GAZETE
ÜRETİCİ   HABER  GAZETESİ   12.11.2025
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA