DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Erol Sunat
Erol Sunat
Giriş Tarihi : 17-12-2023 20:37

Vakit Vuslat Vaktidir

Hz. Mevlâna, “Bize gözün değil, gönlün gördüğü yürek gerek. Düşlerdeki tabir değil, gerçeğe vuslat gerek.” demiş.

“Öğreneceksin yüreğim! Öğreneceksin… Dünyanın hasret, ölümün vuslat olduğunu…” demiş.

Sonra da “Ölüm günüm doğum günümdür” demiş.

Vuslat sevenin sevdiğine kavuşmasıdır.

Hak aşığının Hakka kavuşmasıdır.

Bize gelince, bizim vuslat özlemimiz dünyaya ait. Dünyada ulaşmak ve kavuşmak istediğimiz her ne varsa vuslatımız o yönde, o tarafta…

Onun içindir ki; yazılanları okumuyoruz…

Anlatanları ve anlatılanları dinlemiyoruz…

Öyle değil, böyle diye cebelleşip duruyoruz vuslat kavramıyla…

Bizlerin hayalini kurduğu o vuslatlarda aşk neden mi yok? Sevgi neden mi kayıp? Sevda neden mi iki gözü iki çeşme?

Çünkü o vuslat, Mevlana’nın anlattığı, tarif ettiği vuslat değil…

Oysa vuslat öyle bir kavram ki…

Manası derinden de derin…

İnsanın içini titretecek, tüylerini diken-diken edecek, hatta ürpertecek kadar.

Lakin, biz vuslatın o derin manasından öylesine uzağız öylesine uzağız ki, dilimizden düşürmediğimiz vuslat başka, Mevlana’nın vuslatı başka…

O vuslata ermek için, pervane misali aşka düşmek lazım aşka…

Bu şehir hem aşkın kapısı…

Hem de vuslatın…

Çünkü; Hz. Mevlâna bu şehirde.

Hakka açılan o “Vuslat” kapısında derler ki;

Ey ham kişi piş de gel….

Pişmiş de gelmiş olana ise;

Ey vuslat yolunda pişmiş kişi, yan da gel…

Çünkü, yanmadan girilmez içeri bu kapıdan…

Yananı…

Kendini pervane misali ateşe atmış olanı…

Bilir tanır o kapı.

Sorgu sual etmeden, kendiliğinden açılır ardına kadar.

Vuslata ersin diye, aşık maksuduna kavuşsun diye…

Vuslat Hakkadır. Hamlar, yanmamışlar, yanmayı laftan ibaret sayanlar ne bilsinler vuslatı…

Vuslata ermenin girizgahı sevgi kelamıyla başlar.

Değilse açılmaz vuslat kapıları…

Açılmaz aşkın kapısı…

Zahirde açılan kapıları kapı zannedenler varsın öyle bilsinler…

Dünya kapısı dünyaya açılır. Dünyaya çıkar. Pencereleri dünyaya bakar.

Vuslat vaktine ermek isteyen, varış nedir, barış nedir, barışmak nedir bilecek.

Hakkın huzuruna, divanına varmanın, barışmanın yüceliğine erecek…

Vuslat vaktinde vuslat kapısına küs gidilebilir mi?

Küslerin ne işi var vuslatla?

Vuslat; gururu, kibri, hasetliği, fesatlığı, kıskançlığı, fitneyi terk edip, bırakıp, hakikate ulaşmaya koşmaktır.

Vuslat kapısı Hakkın kapısıdır.

O kapıya varmanın ne olduğunu anlatmış Mevlâna…Hakkın kapısını dünya kapısıyla karıştırmayın, bir tutmayın diyor demesine de bizler ne kadarını anlıyoruz önemli olan orası…

Az mı yedi yüz elli yıl?

Yedi asrı aşmış, sekizinci asrın ortasına ulaşmış bir zaman dilimi.

Her 17 Aralık ayrı bir vuslat…

Biz o vuslata ermeyi hep yanlış yerlerde aradık.

Halende aramaya devam ediyoruz.

Bu vuslat başka…

Bu vuslat aşka…

Bu vuslat Mevla’ya…

Bu vuslat Yaradan’a…

Bu vuslat Allah’a…

Vakit vuslat vaktiyse…

Vuslat’ın vuslat dışında, açılışlarla, kapanışlarla, karşılamalarla, uğurlamalarla ne işi olabilir?

17 Aralık Mevlana’ya ait…

Bırakın o tarih, ona yani asıl sahibine kalsın.

Vuslat vakti denmiş o vakit ona ayrılmış, ona sunulmuş bir vakit…

Her 17 Aralık’ta yapılan şehre dair bir dünya açılış var…

Yıllardan beri bu açılışları yapmaktan ne bıktık ne usandık…

Akşama kadar adı bile anılmaz mübareğin.

Adeta akşam hatırlanır akşam akla gelir…

O vakte kadar, dünyevi vuslatlarla mest olanlar, akşam vuslat vakti diyecekler öyle ya…

Yine akşam, yine 17 Aralık, yine geçti bir sene…

Cümle vakitleri tükettik, geldik vuslat vaktine…

Mademki vuslat vaktidir.

Bundan böyle tam vaktidir.

Değil mi ki o gün ona ait bir gün…

İster adına vuslat deyin…

İster Şeb-i Arus…

İster düğün günü…

İster Mevlana’nın ölüm yıldönümü…

Mevlâna, 17 Aralık gününü yani senede o tek bir günü hak etmiyor mu?

Yedi yüz elli yıldır hak onun…

Zaten ona ayırdığımız, ona ait dediğimiz, bir günü artık onun elinden alıp durmayalım.

 

Yetmedi mi mübareğin bizim elimizden çektiği?

Hem de adını vuslat vakti koyduğumuz böyle bir 17 Aralık gününde…

Ne mi diyelim?

“Vakt-i şerîf hayr ola, hayırlar feth ola, şerler def‘ ola

NELER SÖYLENDİ?
@
Erol Sunat

Erol Sunat

DİĞER YAZILARI Sevgi ve Barışa Yürümek Saltanat Hikayesi Uğursuzun Hikayesi Dün Bugün Yarın Neşeli Şarkılar Sarmıyor Beni Bak başının çaresine Keşmekeşin Hikayesi Başı Pare ,Pare Dumanlı Dağlar Aşk Üstüne Olmaz Olmaz Deme Hikayesi Bu ülke, tarihte Türk'tü bugün de Türk'tür” Düşe Kalka… Türkçenin Payitahtı Yıl Edebiyatsız Olmaz Ahalinin Hikayesi Emekliler Ve Asgari Ücretliler Olmasa Mevlânâ’nın Gecesi Bırakın Kendinizi Hoşgörüye Muhabbet ola Yıl Biterken Felek Vurmuşun Hikayesi Yazan Kalem Siyah Yol Gözüktünün Hikayesi “Ben Yoruldum Hayat” Kemankeş Kızın Hikayesi Bir Zamanlar Tertemizdi Okullarımız Kara Vicdanlı Hiç Yarı Yolda Bırakıldınız Mı? Hani Çocuklar Bizim Geleceğimizdi? Ayakta Durmak Buysa Eğer Derinlerde Kaybolmak Meydanlar Er Meydanıdır Mızrak ve Çuval Meselesi Konya Şeker Efsanesi Darmaduman Dağ fare doğurmak zorunda mı? Kötü Gün Dostunuz Var Mı? Uçurumun Kenarı Dayının Hikayesi Müdür Kıyamet mi Koptu? Biz Bizden Gidemeyiz Yaşadığımız Her Güzel Gün Bayram Olsun ALPASLAN TÜRKEŞ Ramazan Hürmetine İhsan Ceylan Göl Şehrinin Hikayesi Söz, Etme Dedi Ses, Dinlemedi Bey Kızının Hikayesi Seyit Küçükbezirci Öğretmenim” Kelimesiyle Geçen Bir Ömür Buram Buram Konya Kokma KASIMPATI Daha Nice Yüzyıllar Gör Türkiyem Yine Ortadoğu, yine kan, yine gözyaş Sultanlar Tepesinden Sultanlar Şehrine! Bu Benim Meselem, Derin Meselem” Bu Şehirde Kaç Zeki Oğuz Daha Kaldı? Makam Mahur Hava Eyyamı Bahur! BAYRAM GELDİ HOŞ GELDİ! Öfke hikayesi Dilinle Söylediğini, Kalbinle de Söyle Kara Odun Ateşe Eş Oldu Aydınlık Geldi!” Doğruluk Sözde Değil Özde Olur!’ Kalemin Su, Kâğıdın Rüzgâr İse... Söküklerini Dik Sözlerinin Bazen... Hak Kapısından Ayrılmayan Türk, Var Olduğu Müddetçe Vatansız Kalmaz Kıskançlık Yapanın Gönlüne Karanlıklar Çöker Dertlinin Derdini Dinlemek! Eden Kendisine Eder!.. AYNA Diline Hâkim Olmak Ramazan Hikayesi -2 Ramazan Hikayesi Adı Güzel, Kendi Güzel Muhammed Fani Dünya Hoştur Amma... SON CEMRE SÖZ! YILBAŞI DEMEK ŞEB-İ ARUS Aşçı Dede Kimin Dedesi? Benim Derdim Dermanım Bilen Yok! Ecdada Vefa! Yüreğe Gömülmek!
NAMAZ VAKİTLERİ
PUAN DURUMU
  • Süper LigOP
  • 1GALATASARAY3489
  • 2FENERBAHÇE3481
  • 3REEDER SAMSUNSPOR3460
  • 4BEŞİKTAŞ3459
  • 5RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ3454
  • 6İKAS EYÜPSPOR3550
  • 7TRABZONSPOR3447
  • 8GÖZTEPE3447
  • 9KASIMPAŞA3446
  • 10TÜMOSAN KONYASPOR3446
  • 11BELLONA KAYSERİSPOR3444
  • 12ONVO ANTALYASPOR3444
  • 13GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ3443
  • 14ÇAYKUR RİZESPOR3443
  • 15CORENDON ALANYASPOR3439
  • 16SİPAY BODRUM3436
  • 17NET GLOBAL SİVASSPOR3535
  • 18ATAKAŞ HATAYSPOR3423
  • 19ADANA DEMİRSPOR34-2
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
E-GAZETE
ÜRETİCİ  HABER GAZETESİ   19.05.2025
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA
Reklamı Geç
Advert