Yunus Emre, "Canım kurban olsun senin yoluna, / Adı güzel, kendi güzel Muhammed, / Şefâat eyle bu kemter kuluna, / Adı güzel, kendi güzel Muhammed" diye seslenir, Alemlerin Rabbinin habibine.
Hz. Pir; “Ben yaşadıkça Kuran’ın kölesiyim, / Seçilmiş Muhammed’in ayağının yolunun tozuyum. / Birisi beni bundan başka bir sözle naklederse, / Ben o sözü söyleyenden de, o sözden de şikâyetçiyim.” diye ona olan sevgisini ve bağlılığını anlatır.
İki gönül dostundan oldukça samimi, oldukça içten, sevgi dolu gönüllerinden aksettirdikleri ve bütün dünyaya nişane olan, kelimelerle örülüdür bu cümleler.
Peygamberimiz Hz. Muhammed, Alemlere rahmet olarak gönderilmiştir ve son Peygamberdir. Onu anarken, onun adı geçtiğinde tüylerin diken diken olması, inananların gözyaşlarına mâni olamaması, ona olan sevgi ve muhabbetlerindendir.
Bizim Peygamberimiz, bize Rabbimizi sevdirendir. Rabbimizle aramızda kurulan gönül köprüsünün mimarıdır.
Gönülden gönüle yolların var olduğunu, sabrın, hoşgörünün, dostluğun, merhametin, vicdanın ne anlama geldiğini bize öğretendir.
Karanlık geceleri aydınlatandır o...
Ümitsiz kalplere can suyudur o...
Onu sevmek, Rabbimizi sevmek…
Onu tanımak, Rabbimizi tanımak…
Onu bilmek, Rabbimizi bilmektir…
Hz. Peygamberin yolu hak yoludur.
Dosdoğru yoldur.
O yoldan yürüyene ne korku ne keder isabet eder.
O yolda yalanlarla, iftiralarla, gururlarla, kibirlerle, fitneliklerle, kindarlıklarla, hasetlik ve fesatlıklarla yürüyemezsiniz.
Çünkü yol kabul etmez!..
Peygamberin yolu; yalancıların, göz boyayanların, yetim hakkı yiyenlerin, insan haklarını gasp edenlerin, emanete hıyanet edenlerin, menfaatperestlerin, tamahkârların ve riyakârların yürüyeceği bir yol değildir.
Dosdoğru yola düşecek olanın evvela kalbine bakarlar.
O yola ne çok konuşanları ne çok bağıranları, ne üstünlük taslayanları, ne çok yaygara edenleri, ne de haksızlıklara karşı susanları kabul ederler.
Peygamber yolu mihenk taşıdır anlayana...
Dünyaya teşrif ediş tarihlerinin genel kabulü olan 20 Nisan 571 tarihi baz alındığı takdirde, doğum tarihlerinden bu yana miladi olarak 1452 yıl geçmiş..
14 asrı aşkın zamandır alem, Rabbimizin izniyle onun nuruyla aydınlanıyor.
Bir buçuk milyara ulaşan Müslümanlar dünyanın hemen her ülkesinde onu anarak, ona olan sevgileriyle gönülleri huzur buluyor.
Sen ki o kutlu doğumunla alemlere rahmet olarak dünyaya geldin. Senin dünyaya gelmenle birlikte insanlığa umut geldi, heyecan geldi, cesaret geldi sevgili Peygamberim.
***
Onun yolu aşıkların yoludur. Sadıkların yoludur. Peygamberimiz her konuda bütün aleme örnektir.
Onu örnek alan, hatalarından döner.
Onu örnek alan, yalanları unutur.
Onu örnek alan, hırsından, tahakkümünden, zulmünden vazgeçer.
Onu örnek alanın gözleri nefretle değil, sevgiyle bakar.
Onu örnek alanın merhameti bir başka olur.
Onu örnek alanın yemede-içmede, parada-pulda, malda -mülkte gözü olmaz.
Onu örnek alan, kimseleri incitemez, kem sözler söyleyemez.
Onu örnek alanda Allah korkusu olur. Allah korkusu olan yanlış bir şey yaptığında eli titrer, Allah'ın yarattıklarına kıyamaz.
Onu örnek alanın samimiyetine ve ihlasına imrenilir.
Onu örnek alanda ondan bir nişane bulunur ki, bu nişane güzel ahlaktır.
Adı güzel, kendi güzel Muhammed, samimi olarak inancımız o ki, Rabbimiz bizi sana, seni bize çok sevdirdi.
Ömrümüz nihayete erene kadar seni anmaya ve sevmeye Rabbimizin izniyle devam edeceğiz, bütün dua ve niyazımız budur.
Bizleri Rabbimin izniyle şefaatinden mahrum eyleme!..