“Sema” Bize Ne Anlatır?

Dr. Cemil Paslı

26-12-2022 11:40

Sema, Mevleviliğin en önemli ritüelidir.

Mevlevilik ise teşekkül ettiği zamandan günümüze Anadolu ve Balkan coğrafyası üzerinde en çok tesiri olan tasavvuf akımıdır.

Bu gerçeği en güzel Yahya Kemal Beyatlı dile getirir:

Ahmet Hamdi Tanpınar bir gün Yahya Kemal Beyatlı’ya sorar:

“Üstad! Biz Viyana’ya nasıl gittik?”

Yahya Kemal Beyatlı cevap verir:

“Mesnevi okuyarak ve pilav yiyerek.”

Yedinci yüzyılda Mekke’de doğup, Medine’de kemale eren (Maide, 5/3) İslam Ümranı dünyanın zirvesine çıktığını 13. Yüzyılda üç merkez şehirden yüksek sesle ilan etti.

Bu şehirler doğuda Semerkant, batıda Kurtuba, ortada, merkezde Konya idi.

İslam Ümranı altı asırlık gelişmesiyle öyle bir kıvama erişmişti ki; her üç şehirde de aklın, vicdanın ve kalbin zirvesi âlimler yetişti.

Konya’da kâmil aklı Siracaddin Urmevi, mutmain kalbi Mevlana Celaleddin Rumi, nurlanmış vicdanı Sadreddin Konevi temsil etti.

Endülüs’te İbn Tufeyl “Hay bin Yakzan” la İslam ümranının dünyaya önerdiği “ideal Âdem” profilini ortaya koydu.

Batı dünyası, İbn Tufeyl’in 12. Yüzyılda ortaya koyduğu “ideal Âdem” profiline kendi birikimlerinden cevap olarak ancak 18. Yüzyılda Daniel De Foe’nin kaleme aldığı “Robinsone Crouse” isimli çakma ve kopya çok yetersiz bir kitapla karşılık vermeye çalıştı.

Semerkant’tan İmam Maturidi insan-Allah ilişkisine dair en mükemmel çerçeveyi ortaya koydu.

İslam Ümranı’nın zirveye çıktığı dönemde zirve şehirde teşekkül eden Mevlevilik sema ritüelinde dünyaya vereceği bütün mesajı birleştirdi.

Bir eli yukarıya diğer eli aşağıya salarak; insanın Allah’la ilişkisini yorumladı.

7/24 Aşkın varlığı Allah ile çevrimiçi olan insan, halife misyonu gereği Hak’tan aldığını halka, halktan derlediğini Hak’ka iletmelidir.

Yüzünü sadece doğuya, batıya, kuzeye, güneye değil; her tarafa dönmelidir.

Çünkü; “Doğu da, batı da Allah’ındır. Nereye dönerseniz orada Allah’ı bulursunuz. (Yeryüzünün her tarafı mescittir. Allah her yerde vardır.) Şüphesiz Allah’ın varlığı ve bilgisi sonsuzdur.” Bakara, 2/115.

İnsan elini hep açık tutmalı, Allah’ın dünyada tecelli eden Rahman ismi gereği herkesle tokalaşmalı, kucaklaşmalı, kimseye karşı elini yumruk yapmamalıdır.

Sağından, solundan, önünden arkasından, altından üstünden gelen ilahi mesajlara kulağını, gözünü, aklını, kalbini, vicdanını açık tutmalı; kâinata dikkat kesilmelidir:

“Şimdi bak, Allah'ın rahmet eserlerine: Yeryüzünü ölümünden (kuruduktan) sonra nasıl diriltiyor (yeşertiyor)? Şüphe yok ki yeryüzünü kuruduktan sonra dirilten, elbette ölüleri (kabirlerinden) diriltir. O, her şeye kadirdir.” Rum, 30/50.

Tezekkürle elestü bezminden bugüne, tefekkürle bugünden kıyamete, ahirete, sırata, mizana, cennete/cehenneme bakabilmeli; taakkulla tezekkür ve tefekkürle elde ettiklerini bağlayarak birleştirmeli ve tedebbürle “an” a dair tedbir almalıdır.

Acelenin şeytandan, teemmülün, sükunetin, sabrın, tadil-i erkanın Rahmandan olduğu bilinciyle dünyayı sakin, ağırbaşlı ve her saniyenin hakkını vererek yaşamalıdır.

Her yaşadığı geceyi Kadir, her muhatap olduğu kişiyi Hızır bilmek ancak yüzünü bütün yönlere çevirebilmek ve aklını/vicdanını/kalbini herkese eşit açabilmekle mümkün.

“Sema” üzerine ciltler dolusu kitaplar yazılabilir dostlar…

Bizimkisi ariflere işaret nev’inden küçük bir çeşni.

Konya’da üç yıldan fazla oturmuş ve hala Mesnevi’yi bitirmemiş bütün kardeşlerime buradan sitem etmek istiyorum.

Konya’lı olarak bir okyanusun üzerinde oturuyorsunuz.

İşin akıl tarafında Urmevi, vicdan tarafında Konevi, kalp tarafında Mevlana var.

Fatih Sultan Mehmet’in sürekli cönkünde/el çantasında yanında taşıdığı dört kitaptan birisi Konevi’nin “Miftah’ul Gayb” idi.

Lütfen! Üzerinde oturduğumuz hazinenin değerini bilelim.

Mevlana, Konevi, Urmevi, Şems gibi hazineleri belli gün ve mekânlardan bağımsız analım, anlayalım, okuyalım, hemhal olalım.

Akılsız tavuk gibi darı ambarında acımızdan ölmeyelim.

Ki, sema keyfiyetinde güzel bir hayat yaşayalım ve ölümümüz “düğün gecemiz/şeb’i arus” olsun.

Ölürken biz gülelim, dostlarımız üzüntüden bayılsın. (Mevlana’nın cenaze namazı için imamete geçen Konya’nın vicdanı Konevi üzüntüden bayıldı ve namazı kıldıramadı. Yerine Konya’nın aklı Siraceddin Urmevi geçti ve namazı O kıldırdı.)

“Sema” zenginliğinde bir hayat sizlerin olsun inşallah.

What does “Sema” tell us?

Sema is the most important ritual of Mevlevi.

Mevlevi is the Sufi movement that has had the most influence on Anatolia and the Balkan geography from the time it was formed to the present day.

Yahya Kemal Beyatlı expresses this truth best:

Ahmet Hamdi Tanpınar once asked Yahya Kemal Beyatlı:

"Master! How did we get to Vienna?”

Yahya Kemal Beyatli answers:

“By reading the masnavi and eating rice.”

The Umran of Islam, who was born in Mecca in the seventh century and attained perfection in Medina (Maide, 5/3), declared loudly from three central cities in the 13th century that he had reached the top of the world.

These cities were Samarkand in the east, Cordoba in the west, and Konya in the middle and center.

With its six centuries of development, the Umran of Islam had reached such a consistency that; In all three cities, scholars were trained, the pinnacle of the mind, conscience and heart.

Siracaddin Urmevi, the perfect mind, represented Mevlana Celaleddin Rumi, the heart of contentment, and Sadreddin Konevi, the enlightened conscience.

In Andalusia, Ibn Tufeyl revealed the "ideal Adam" profile that the Islamic Umran offered to the world with "Hay bin Yakzan".

The Western world tried to respond to the "ideal Adam" profile that Ibn Tufayl put forward in the 12th century, with a very inadequate and fake book called "Robinsone Crouse" written by Daniel De Foe in the 18th century.

Imam Maturidi from Samarkand presented the most perfect framework for the human-God relationship.

It combined all the message it would give to the world in the Mevlevi sema ritual, which was formed in the summit city at the time when the Umran of Islam was at its peak.

Letting one hand up and the other down; interpreted man's relationship with God.

A person who is online with God, the existence of love 24/7, must convey to the public what he receives from God, and to God what he has gathered from the people, in accordance with the mission of the caliph.

Face not only east, west, north, south; must turn all the way.

Because; “East and west belong to Allah. Wherever you turn, you will find God there. (Every part of the earth is a mosque. Allah is everywhere.) There is no doubt that Allah's existence and knowledge are endless.” Baccarat, 2/115.

A person should always keep his hands open, shake hands with everyone, hug and not make fists against anyone, in accordance with the name of Allah, Rahman, which is manifested in the world.

He should keep his ears, eyes, mind, heart and conscience open to the divine messages coming from his right, left, in front of him, from behind, from below, from above; attention should be paid to the universe:

“Now look at the works of Allah's mercy: How does He resurrect (green) the earth after its death (dries up)? There is no doubt that he who resurrects the earth after it dries up, of course, resurrects the dead (from their graves). He is omnipotent.” Rum, 30/50.

They should be able to look at the apocalypse, the hereafter, the line, the mizana, heaven/hell with contemplation, from today to the present, with contemplation; He should combine obedience with what he has achieved through contemplation and contemplation, and should take precautions regarding the "moment" with contemplation.

With the awareness that haste is from the devil, reluctance, tranquility, patience, and amendments are from the Most Gracious, they should live the world calmly, dignifiedly and giving every second its due.

Knowing every night he lives as Kadir and every person he is in contact with is only possible by turning his face to all directions and opening his mind/conscience/heart equally to everyone.

Volumes of books can be written on "Sema", my friends.

Ours is a small condiment from the kind of sign for the wise.

I would like to reproach all my brothers who have lived in Konya for more than three years and still have not finished Mesnevi.

As a Konya native, you are sitting on an ocean.

There is Urmevi on the mind side, Konevi on the conscience side, and Mevlana on the heart side.

One of the four books that Mehmet the Conqueror always carried with him in his handbag was "Miftah'ul Gayb" by Konevi.

Please! Let's know the value of the treasure we are sitting on.

Let's understand the treasures such as Mevlana, Konevi, Urmevi, and Shams independently of certain days and places, let's understand, read, let's be together.

Let's not die of pain in the millet barn like a foolish chicken.

So that we can live a beautiful life in the style of the sky and let our death be "our wedding night/seb'i arus".

Let's laugh as we die, let our friends faint with sadness. (Conscious Konevi of Konya, who became imam for Mevlana's funeral prayer, fainted from sadness and could not lead the prayer. Instead of Konya's mind, Siraceddin Urmevi led the prayer.)

I hope you have a life rich in "Sema".

 

DİĞER YAZILARI Hardal Tanesi 01-01-1970 03:00 Özeleştiri mi/Savunma mı? 01-01-1970 03:00 Siyasette Adalet mi Fayda mı? 01-01-1970 03:00 Yapamadığımız Şeyi Allah’tan İstemek 01-01-1970 03:00 Buen Vivir 01-01-1970 03:00 Başrol de mi Oynuyorsunuz, Yoksa Figüran mısınız? 01-01-1970 03:00 Saygı Duymam Gereken Bu(!) mu? 01-01-1970 03:00 Dünya ve Ahirette Uyuyabilmek ve Uyanabilmek 01-01-1970 03:00 Omurga 01-01-1970 03:00 Aile Neden İlk Düşmandır? 01-01-1970 03:00 Anne/Baba/ÖğretmenAcı Bir Tebessüm 01-01-1970 03:00 Derdinin Devası Sen’sin. 01-01-1970 03:00 Eşyanın Ruhu 01-01-1970 03:00 Alçak Gönüllü 01-01-1970 03:00 Neden Uzakları Yakın, Yakınları Uzak Ettik? 01-01-1970 03:00 En Büyük Fesat Nedir? 01-01-1970 03:00 İkindi Namazı ve Benî Kurayza Yahudileri 01-01-1970 03:00 Kütük Çok Sahibi Yok 01-01-1970 03:00 Fix/Takıntı 01-01-1970 03:00 Siyaset ve Tefekkür 01-01-1970 03:00 Haddini bil, mutlu ol! 01-01-1970 03:00 Korona Döneminin Dijital Çocukları 01-01-1970 03:00 Sessizliğin Gücü (Meryem, 19/10) 01-01-1970 03:00 Çocuğa Sevgi, Gence Güven ve Yaşlıya Saygı 01-01-1970 03:00 M. Şerefeddin Yaltkaya, İslam Mecmuası ve Yeni Türkiye 01-01-1970 03:00 Atları Hazırlayın 01-01-1970 03:00 Pozitiflik, Saf Pozitiflik midir? 01-01-1970 03:00 Gülümseme ve Huzur 01-01-1970 03:00 Kabz ve Bast 01-01-1970 03:00 Duruşu Desteklenmeyen Çocuk Bağımlı Olur. (Montessori Eğitimi) 01-01-1970 03:00 Bağınız Her Daim Açık mı? 01-01-1970 03:00 Nişanlınız Nasıl Güzel Olur? 01-01-1970 03:00 Toprağımız Bol Olacak mı? 01-01-1970 03:00 Helalleşme/Sıfırlama(!?) Mümkün mü? 01-01-1970 03:00 Yalanın Negatif ve Pozitifi 01-01-1970 03:00 Ne Yığdırın, Ne De Bağırtın. 01-01-1970 03:00 Kadife Yumruk (Gerçeğin Gücü) 01-01-1970 03:00 Artırılmış Sanal Hayatın Kurbanları 01-01-1970 03:00 Şeytan Nerede? 01-01-1970 03:00 Peygamber Kıssaları ve Çocuk Eğitimi 01-01-1970 03:00 Çok Zayıflamışsın! 01-01-1970 03:00 Neredesin Hızır? 01-01-1970 03:00 Nakıs/Noksanlık/İmtihan 01-01-1970 03:00 Bağımlılık Nasıl Gelişir? 01-01-1970 03:00 “5” “95”den Büyüktür. (Çocuk Eğitimi) 01-01-1970 03:00 Aile Mahremiyeti ve Nükleer Enerji 01-01-1970 03:00 Talip Olduklarımıza Dikkat! 01-01-1970 03:00 Liderlere “Hüsn-i Hâtime” İçin 5 Tavsiye 01-01-1970 03:00 Seferoğulları, Tellioğulları ve Yeşil Vadi 01-01-1970 03:00 Ubasute 01-01-1970 03:00 İşiniz Zor mu? 01-01-1970 03:00 Hayatın Ritmi 01-01-1970 03:00 Yörünge/Omurga ve Meteor Taşı 01-01-1970 03:00 Niyet-Düşünce-Söylem-Eylem-Amel-Ahlak 01-01-1970 03:00 Her Zaman, Her Şeye Rağmen Kazanmak mı? 01-01-1970 03:00 Faraziye Hayatlar, Şimdi ve Burası 01-01-1970 03:00 Kifayetsiz Muhterisler, Dış Güçler ve Türkiye Yüzyılı 01-01-1970 03:00 Sofradaki Çatal (Vasat-Orta Yol) 01-01-1970 03:00 Hayat; Geriye Doğru …, İleriye Doğru… 01-01-1970 03:00 Ve Yer, Ağırlıklarını (Madenleri, Ölüleri) Dışarı Çıkardığı Zaman 01-01-1970 03:00 Sabır; Boyun Eğmek Değil Mücadele Etmektir. 01-01-1970 03:00 Deprem-Kenetlenme-Kader-Tedbir 01-01-1970 03:00 Köy/Şehir Gerilimi ve Başıboş Köpekler Sorunu 01-01-1970 03:00 Akupunktur-İğnelenme-Eleştiri 01-01-1970 03:00 Üç Farklı Rüzgârın Anaforundaki Ülke’m 01-01-1970 03:00 Mehmet’leri “Fatih” Yapmak İçin… 01-01-1970 03:00 Mevlana, Konevi ve Urmevi’yi Anlamak İçin… 01-01-1970 03:00 Kadın ve Erkek “Eş” Değerdir. 01-01-1970 03:00 Kötülük Genini Çıkarabilir miyiz? 01-01-1970 03:00 Kimin Uydusuyuz? 01-01-1970 03:00 Sağlıklı Birey-Mutlu Aile-Huzurlu Toplum 01-01-1970 03:00 Hak ve Hakikat 01-01-1970 03:00 Acı Bir Tebessümle Kayan Yıldızlar 01-01-1970 03:00 Aile ve Gençlik Çalıştayı 01-01-1970 03:00 Öldüren Tamam da Ölen Nasıl Cehennemlik Olur? 01-01-1970 03:00 3O+2D+1Y+BK+ARSP=Gelişim 01-01-1970 03:00 Toprak/Ateş/Su 01-01-1970 03:00 Görünme Şehvetinin Tükettiği Hayatlar 01-01-1970 03:00 Kur’an Tilaveti Nedir, Ne Değildir? 01-01-1970 03:00 Dünya Bizim Neyimiz Olur? 01-01-1970 03:00 Tesettür; Önce Erkeklerin Göz Kapaklarına 01-01-1970 03:00 Boşluk: Şeytan 01-01-1970 03:00 İnsan-Cemaat-Cemiyet 01-01-1970 03:00 Ukde: Oral Fiksasyon 01-01-1970 03:00 Gıll=İmtihan 01-01-1970 03:00 İslam, Değişim ve Dayanışma Oyunları 01-01-1970 03:00 En Ulvi Kaçış Yöntemleri 01-01-1970 03:00 Deha Nedir? 01-01-1970 03:00