Sevgili Arkadaşlarım , Kıymetli Dostlarım, Canlar
Hazreti Mevlana’nın 749 sene evvel dünya aleminden ebedi aleme göç ettiğinde, tüm insanlığı nesiller boyu derinden etkileyecek izler bırakmıştır.
Bu sene anma etkinliklerinin teması “Dostluk Vakti” Onun dostluk ve hikmet kumaşı, irfan, tevazu ve kerem sahibi kişiliği, yüz yıllardır medeniyetimize ve gönül ehli insanlara yol göstermişti. Aslında yazıma gerçek dostluk diye başlayacaktım düşündüm de gerçek dostluk demek, herkese dost diyenler için geçerlidir. Hz. Pir‘in en meşhur sözlerinden biri, “Dost Ol Da, Dostu Gör” sözüdür. Bu söz, insanların dostluk konusunda dikkatli davranmaları gerektiğini vurgulamaktadır.
Dost dediğin tek anlam içerir zaten oda açık ve nettir ki o yüzden gerçek dost demeye gerek var mı ?.
Hayat bazen insana o kadar ağır geliyor ki ne yapacağını bilemez hale getiriyor. Eminim herkes yaşamıştır bu durumu. Kendimizle çeliştiğimiz zamanlar olduğu gibi hiç yok yere boşu boşuna efkarlandığımız günler oluyor. İşte o anda yanımızda olmasını istediğimiz kişidir dost. Hayatın bize sunduğu en büyük nimettir bence Dost.. Çünkü böyle tam dibe vurduğun anlarda artık her şey bitti dediğin anda uzatır sana elini. Alır ve çeker seni her şeyin herkesin arasından. Bilinmesi ve hayatımızda varoluşları önemlidir elbette ama yıllar ilerledikçe insan olgunlaştıkça bizlerin yaşına gelince gerçekten seçici davranıyor. Daha çok düşünmeye, Bazı gerçekleri öğrendikçe daha özenli seçmeye başlıyor yakınındakileri İşte bu yüzden diyorum gerçek Dostlar daha özeldir hayatımızda.
Sevgili Dostlarım
Kin, nefret, öfke, şehvet, kıskançlık, yalan gibi nice bin bir yarayla, ete kemiğe bürünüp arkadaşız veya dostuz diye dolaşıyor şeytan yapılı zatlar. Güneş temize de vurur, kirliye de, bu öyle amma gene de şu pisliklere Cenabı Allah Hiç kimseyi bulaştırmasın. Böyle olunca çoğu insan öylesine umutsuzluğa kapılır ki dostluğa olan inancını kaybeder gerçekte dostluğun olup olmadığını sorgular duruma gelir. Umutsuzluğa kapılmamak gerekiyor çünkü hiç tahmin etmediğiniz bir anda karşınıza çıkıyor ve sizin o zor günlerinizde yüzünüzü güldürebiliyor ki zaten öyle de oluyor. Genellemek istemiyorum ama hayatımızın olmazsa olmazı. Yaşadığımız şu toplumda sahip olduğumuz en büyük lükstür dostluk. Çok zor bulunuyor, aramakla da bulunmuyor o gelip o zor anınızda sizi buluyor bunu öğrendim. . İnsan yanılgıya düşmemeli bir çoğu sanal insanları reelde gördüğümüz zaman anlıyoruz ama çoğu zaman iş işten geçmiş oluyor. Dost sıfatını öyle olmadık insana, insanlara yakıştırıp sonra kendimizi de değersiz hissedebiliyoruz. Ne kadar dost dersek de laftan ötesine geçmiyor. Sadece ortak bazı noktalarımız paylaşan insanlar olarak zamanın gerektirdiklerini yapıyoruz. O zaman ne yapıyormuşuz her önümüze gelene, her güzel vakit geçirdiğimiz bir şeyler paylaştığımız, en çok vakit geçirdiğimiz kişilere hemen “ dost “ sıfatını yakıştırıp o bu saf kavramı kirletmiyormuşuz.
Sevgili Arkadaşlarım , Kıymetli Dostlarım, Canlar
Kan bağınız olmadığı halde kardeşiniz yerine koyabiliyorsunuz. Bazen kardeşinizden yakın bile olabiliyor bu dost kişi. Niye diyecek olursanız kardeş zorunlu kardeşlik ama dost seçilmiş kardeş oluyor. İnsan gerçekten o kadar masumane bir sevgi ile seviyor dostunu anlatması çok zor. Garip gibi geliyor ama öyle vallahi . Canın sıkkın moralin bozuk olur ya hani herkes sorar Nasılsın diye. İyiyim yok bir şeyim diyerek tebessüm eder geçer gideriz. Ama dost öyle değil abi. Nasılsın dan önce gördüğü anda İyi misin ? sorusunu yöneltiyor. İyiyim gerçekten iyiyim deyip kahkahalar bile atsan biliyor içindeki sıkıntıyı iyi olmadığını mimiklerinden okuyabiliyor. Sadece iyi gününde yanında mutluluğunu paylaştığın insanlar gibi değiller işte. Asıl için kan ağlarken yanında olup tüm derdini, tasanı paylaşır, acını gerçekten hissedebilir. Öylesine bir güven vardır ki dostluğunda temelidir. Sizi böyle sadece işi düştüğünde aramıyor mesaj atmıyor çünkü ne çıkarı var nede altında yatan başka bir sebep. Sırf merak ettiği için sesinizi duymak istediği için yada bir mesajınızla iyi olup olmadığınızı kontrol etmek için. Dost ya hani bu ama her zaman yanınızda olmayabiliyor. Belki haftada bir belki ayda bir görüşüyor olabilirsiniz. Her gün konuşup görüşmeseniz de varlıklarının huzur ve mutluluk veriyor ve her zaman var olacaklarını biliyorsunuz. Arkadaşlarınız gibi belki dostunuzla gülüp eğlenemiyorsunuz, arkadaşlarınızla geçirdiğiniz zamanın binde birini bile geçirseniz dostunuzla yine de hiçbir sorun yoktur.
Yapılan her dostluk tanımı, tanımlar mezarlığına gitmek için sıra bekler fakat sonunda oraya varır. En baştan beri yapmaya çalıştığım şey, dostluğun kesin bir tanımıydı. Ama bu tanımı yapamadım. Herkesten özür dilerim
SAYGILARIMLA VESSELAM