https://www.ureticihaber.com/files/uploads/user/e653ca0b5ac63eb4e7649bf5513038de-82dfc3bf7d790607546a.jpg
Erol Sunat

İhsan Ceylan

349 kez okundu.

1969 yılının 9 Şubat’ında kurulan Milliyetçi Hareket Partisinin Konya’daki kurucularından, ilk MHP’lilerden, MHP’nin üç hilalli ambleminin kabulünde büyük hizmeti geçen, MHP camiası tarafından sevilen ve sayılan Avukat İhsan Ceylan Ağabey 24 Şubat 2024 Cumartesi günü 97 yaşında Hakkın rahmetine kavuştu.

Mekânı cennet olsun inşallah.

Yıllar önce rahmetli İhsan Ceylan Ağabeyle yapmış olduğum röportajın bazı bölümlerini hatırasına hürmeten sizlerle paylaşıyorum;

İhsan Ceylan anlatıyor; Ben Konya’da doğmuş, büyümüşüm. Annem ve babam Bozkır’ın Sarıoğlan nahiyesinin Ağras, yeni ismiyle Karagüney köyünden. 1927 doğumluyum. İlkokulun ilk dört sınıfını şimdi kapanmış olan Topraklık İlkokulunda, beşinci sınıfı ise Köprübaşı ilkokulunda tamamladım.

Ortaokulu Konya Ortaokulunda şimdiki ismi Karma Ortaokulunda okudum. Buradan 1943 yılında mezun oldum. Sonra Ankara Devlet Demir Yolları Meslek Okuluna leyli-gündüzlü olarak girdim ve 1946 yılında bu okulu bitirdim. Yol dairesinde kısım şefiyken dışarıdan Lise bitirmelere girdim. O yıllarda DDY Meslek Okulu mezunlarına yedek subaylık hakkı veriyorlar ancak Lise mezunu olarak kabul etmiyorlardı.

İki sefer Konya lisesinde bir seferde askerde iken İstanbul Kabataş Lisesinde dışarıdan lise bitirmelere girdim. Tek bir dersim kalmıştı. Onu da askerlik sonrasında Konya Lisesinde verip Liseyi bitirdim. Bu arada Ankara Hukuk Fakültesine kaydımı yaptırdım.

DDY’deki görevim sırasında Ankara Hukuk Fakültesini bitirdim. Sekiz yıllık mecburi hizmetimi tamamladıktan sonra, istifa edip Konya’daki 1.Vakıf İş hanında bir büro kiraladım. 1955 yılından beri aynı yerdeyim.

İhsan Ceylan anlatıyor; Avukatlığa 1955 yılında başladım. Siyasete girme niyetinde değildim.1967-68 yılına geldiğimizde Türkiye bir tarafta Milliyetçi, bir tarafta sosyalistlerin bulunduğu grupların husule geldiği bir durumdaydı. Bu gruplar birbirleriyle çatışma halindeydiler.

Bu grupların birini seçmek mecburiyetindeydim. Yetişme tarzım olarak, sosyalist grupların içinde yer alamazdım. Ortacı olmak karakterime uygun değildi.

Nereye gidelim, ne yapalım diye arkadaşlarımla konuştuktan sonra, Alpaslan Türkeş’le görüşme kararı aldık.

Yüksek tahsilli 8-10 arkadaşla Ankara’ya giderek Alpaslan Türkeş’le görüştük.

Bu ekibin içerisinde, benimle Eczacı Adnan Koçbeker, Muhasebeci İbrahim Ataçoğlu, Avukat Naci Yıldırım ve İnşaat Mühendisi Altan Yeniaydoğmuş vardı.

Görüşme sonrasında hep birlikte kaydımızı CKMP’ne (Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi) yaptırdık. Bir müddet çalıştık.

Sonra Şubat 1969 Adana’da genel kongre yapıldı. Kongreye gittik.

Ülkücüler ve Osmanlıcılar partinin isim ve amblemi konusunda ihtilafa düşmüşlerdi. Gençler amblem olarak Bozkurt’un olmasında ısrar ettiler. Bir grupta üç hilal üzerinde ısrar etti. Gençlerin ısrarı bir hayli fazlaydı. Salona Alpaslan Türkeş geldi.

Gençlere susun dedi. Bu ikazı kimse dinlemedi. Türkeş bir gürledi. Herkes sustu, yerine oturdu.

Meseleyi halletmek için tüzük komisyonu kuruldu.

Üç kişilik bu komisyona Konyalı üç Avukat; ben, Muammer Şahin ve Naci Yıldırım seçildik.

Tartışmalar saatlerce sürdü. Bu arada söz aldım ve teklifimi söyledim.

Dedim ki, gençlerin amblemi Bozkurt olsun, partinin amblemi de üç hilal.

Bu teklif kabul gördü. Bu teklifi yapan bendim.

O zaman kongre neticesinde bu husus kesinleşti. Bizde, Konya’ya döndük.

Türkeş Bey derdi ki; Arkadaşlar! Ben Konya teşkilatı ile Bakanlar Kurulu kurabilirim. Hepsi Bakan olabilecek kalitede arkadaşlar.

İhsan Ceylan anlatıyor; Mustafa Ataman Ağabey, gazeteci parti idare heyetindeydi. Kendi aramızda çok bağırıp çağırırdık. Münakaşalarımız çok olurdu.

Yine bir gün bağırışlarımız başladı.

Bağırmayın dedi…

Kızmak var, küsmek yok.

Çok önemli bir söz bu…

Ataman abimizin o sözü çok etkili oldu.

Birbirimize kızsak da bağırsak da tartışsak da hiçbir zaman küsmedik.

İhsan Ceylan anlatıyor; Elimizde para yok. Aramızda zengin yok. Köylere gidiyoruz. O günlerde partinin muhasibiyim. Elimde bir makbuz, Konya’da dükkân-dükkân çok dolaştım.

Konya’da Milliyetçi Hareket Partisinin ilk İl Başkanı Tevfik Fikret Kılıçkaya idi. Ondan sonra Muammer Şahin Başkan oldu.

Partinin adı CKMP iken Konya İl Başkanı Muammer Şahin’di. Osman Yüksel Serdengeçti’nin daveti ile MHP’ye gelmişti. İl Başkanlığı tecrübesine sahipti.

İhsan Ceylan anlatıyor; MHP’de çok emeğimiz var, çok çalıştık. Ben hiç İl Başkanlığı yapmadım. İkinci Başkanlıklar, İl Sekreterliği, İl Muhasipliği gibi görevlerde bulundum.

O yıllarda çok çalıştık. Partiyi Konya’nın her tarafında tanıttık. Rahmetli Türkeş gözlerini yumduktan sonra, parti istediğimiz yolda ilerleyemedi. O da beni hâlâ üzmektedir.

İhsan Ceylan anlatıyor; Efendim, benim milliyetçilik görüşüm, düşüncem değişmiş değil. Ben gençlere milliyetçiliği tavsiye ediyorum. Biz ırkçı değiliz. Türk milliyetçisiyiz. Maalesef Türküm demek suç sayılacak hale geldi. Ben bunlara üzülüyorum.

Biz meydanlarda Türklüğün şanını…Türklüğün ilerlemesini…Türklüğün tarihini, her şeyini savunan kimselerdik. Bugün aynı fikirdeyim.

Gençlere başka ideolojilere kapılmadan Türk milletine hizmet ederek, Türk vatanının bölünmez bütünlüğünü korumak gibi ana prensipleri bırakmadan, bu inançla çalışmalarını tavsiye ederim. Gençlere en büyük tavsiyem çalışmak, çalışmak olacak.

Benim okuduğum yıllarda evlerde elektrik yoktu. Gaz lambası ışığında çok çalıştım. Evimiz Mevlânâ arkasındaydı. Oradan Bisikletle Gar binasına yıllarca gidip-geldim.

Demek ki, çalışanın karşılığını Allah veriyor.

Neler Söylendi?