SİYASET

Genel Başkan Ümit Özdağ : ‘Anayasaya komplo kurulmakta

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ Konya’da basın ile buluştu .

Genel Başkan  Ümit Özdağ : ‘Anayasaya komplo kurulmakta

Ümit Özdağ toplantıda yapmış olduğu konuşmada

 

Haziran 2023’te yapılması gereken seçimlerin ne zaman gerçekleşeceği hususunda henüz bir netlik ne yazık ki ortaya çıkmış değil. Haziran 2023’te yapılması gereken Anayasaya göre seçimlerin, nisan- mayıs aylarında gerçekleşmesi, 14 Mayıs’ın bir tarih olarak seçilmesi konusu iktidar tarafından gündeme getiriliyor ancak neden haziran ayında yapılması gerekirken seçimleri bir ay veya bir buçuk ay önceye alınması düşünülüyor ki. Bunun nedeni gayet açıktır. Türkiye’nin böyle bir ay önceye alınmış erken genel seçime ihtiyacı yoktur.

 

Seçimlerin tarihinde Haziran’da yapılması gerekir ama bir erken genel seçime Recep Tayyip Erdoğan’ın üçüncü kez Cumhurbaşkanı olmak için ihtiyacı vardır. Erdoğan, anayasaya Kılıçdaroğlu’nun ve Akşener’in yardımıyla anayasaya karşı bir komplo kurmaktadır. Durum çok açık ve nettir. Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, onuncu Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer sonra Abdullah Gül ve on iki ve on üçüncü Cumhurbaşkanı da Recep Tayyip Erdoğan’dır. Recep Tayyip Erdoğan en son 2018’de seçildiği zaman yüksek seçim kurumundan aldığı mazbatanın üstünde on üçüncü Cumhurbaşkanı yazmaktadır. On iki de kendisi. Anayasaya göre de ancak iki defa Cumhurbaşkanı olabilir. Şimdi bu noktada erken genel seçim olması için 360 oya ihtiyaç var Ak Parti’nin, Büyük Birlik Partisi’nin ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin oyları buna yetmiyor ama İyi Parti genel başkan danışmanı ve İzmir Milletvekili Aytun Çıray, bir süre önce yapmış olduğu açıklamada İyi Parti’nin Erdoğan mağdur olmasın, mağduru oynamasın diye bu erken seçim teklifine evet, biz de evet diyoruz. Mecliste de destekleyeceğiz dedi. İyi Parti’nin desteğini açıkladı. Aynı desteği daha sonra Kemal Kılıçdaroğlu’da açıkladı. Anayasa çok açık arkadaşlar iki defa Cumhurbaşkanlığı yapmış bir kişi, anayasa üçüncü kez Cumhurbaşkanlığını yasaklıyor diye niye mağdur olsun.

 Buradan mağduriyet çıkmaz. Buradan ancak Anayasaya karşı sizin de ortak olduğunuz hile çıkar. Türkiye’nin çok erken genel seçime ihtiyacı varsa Erdoğan kendisi götürsün bir ay önce. A o zaman aday olamıyor. Kendisi götürürse seçimi. Burada ben burada Türk Kamuoyu önünde ve Konya basını aracılığıyla bütün Cumhuriyet Halk Partililere ve İyi Partililere sesleniyorum. Erdoğan’ın ve Ak Parti’nin artık aşılması gerektiği konusunda sizlerle hemfikiriz. Erdoğan Türkiye’yi 20 yılda çok yıprattı. Artık Türk siyaseti üzerinde gölgesinin kalkması, vermiş olduğu tahribatın sona ermesi gerekiyor. Lütfen partililerinize sorun, parti yöneticilerinize sorun. Bir daha anayasaya göre Cumhurbaşkanı olamayacak. Erdoğan’a neden üçüncü kez Cumhurbaşkanı olma şansını veriyorlar.

 Efendim biz hayır desek bile Yüksek Seçim Kurulu Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığını onaylar dediklerini duyuyorum. E e bırakın onaylasın, bırakın Yüksek Seçim Kurulu anayasayı çiğnesin. Eğer Yüksek Seçim Kurulu anayasayı çiğnerse, zamanı geldiğinde bu Yüksek Seçim Kurulu üyelerini tek tek yargılarız. Siz Yüksek Seçim Kurulu’nu nasılsa anayasayı çiğner diye Erdoğan’ın yeniden aday olmasının önünü bir anayasaya karşı hileyle açmakla mı görevlisiniz muhalefet olarak. Bu nasıl bir muhalefet anlayışıdır. Değerli Cumhuriyet Halk Partili ve İyi Partili seçmenler, sormanız gereken ikinci soru da şu, lütfen bunu da sorun. Eğer bu seçim iktidarın istediği gibi Nisan veya Mayısta olursa sadece bu seçimi kazanması için Erdoğan’ın hazırlanan bir yeni seçim yasası var bu uygulanacak. Bu seçim yasasına baktığımız zaman gördüğümüz şey şu. Artık seçim hâkimleri en kıdemli hâkim değil de iktidarın atadığı hâkimler olacak. Niye böyle bir yasanın uygulanmasına imkân veriyorsunuz? Madem erken genel seçime evet diyorsunuz, deyin ki ancak martta olursa deriz erken genel seçim o zaman eski yasa uygulanacak. Seçim güvenliği daha yüksek olacak bir, iki %10 barajı geçerli olacak. Tamam, bakın biz Zafer Partisi olarak %10 barajı geçeri olsun diyoruz. Hiçbir çekincemiz yok. %7’nin arkasına saklanmaya ihtiyacımız da yok bizim parti olarak ama bir başka şey daha var. İktidar da bunu engellemek için yasayı değiştirdi. İttifak %10’u aldığı zaman, ittifak içindeki bir parti %10’un altında da alsa meclise giriyor. İyi Parti öyle girdi ama yeni yasada ittifak içindeki partilerin tek tek %7’nin üzerinde olması gerekiyor. Hükümet bunu Saadet’i, Gelecek’i, Deva’yı oy gitmesini engellemek için ortaya çıkarttı. Şimdi soruyorum Kemal Bey’e Meral Hanım’a, neden böyle bir yasanın uygulanmasına izin verecek şekilde erken genel seçime evet diyorsunuz?

Sevgili Cumhuriyet Halk Partisi seçmeni, sevgili İyi Parti seçmenleri lütfen benim söylediklerimin doğru olup olmadığını kontrol edin. Eğer söylediklerim doğruysa önce bu partilerin genel merkezlerini arayın ve hesap sorun eğer size ikna edici cevaplar vermezlerse hepinizi Zafer Partisi’ne bekliyoruz, gerçekten muhalefet için.

Bugün üzerinde duracağım ikinci husus son günlerde Ak Parti ile HDP arasında yapılan görüşmeler. İlginç şeyler oluyor, önce HDP’yi bu anayasa mahkemesine kapatması için götürüyorlar sonra bu HDP’ ye gidip birlikte anayasayı değiştirelim diyorlar. Bu size makul geliyor mu? Bize gelmiyor Zafer Partisi olarak.

Ama mesele aslında anayasa değiştirilmesinin çok ötesinde, yeni bir PKK açılımı başlatılacak arkadaşlar bir süreden beri bunun çalışmaları sürdürülüyor. Ben bu konuda sosyal medya üzerinden Türk kamuoyunu bilgilendirdim. Bu bir asla anayasa değişikliği meselesi değil Abdullah Öcalan’ın sahaya indiği onun da statüsünün değişmesini kapsayan yeni bir açılım süreci. Bu konuda değişik kişilere, değişik kurumlara, değişik görevler verilmiş, bu çok net gözüküyor. Doğu Perinçek’in PKK’lılara ‘’Gelin, tövbe edin, bize katılın. ‘’ şeklinde yapmış olduğu çağrı tesadüf değil.

Ak Parti’nin eski yeni birçok milletvekilinin HDP ziyaretini çok olumlu ve alkışlayarak desteklemeleri tesadüf değil. Orhan Miroğlu’nun HDP’ye ‘’Bakın, bu tarihi bir fırsat.’’ diye çağrıda bulunması tesadüf değil. Devlet Bahçeli’nin dün grup toplantısında HDP ile görüşmeyi normal kabul etmesi tesadüf değil. Herkes, ‘’açılım sürecinde’’ altını çizerek söylüyorum, ‘’yeni açılım sürecinde’’ kendisine verilen görevi yerine getiriyor. Önümüzdeki günlerde değişik argümanlarla kimlerin açılımı savunduğunu bütün Türkiye ve dünya görecek.

Seçimler yaklaştıkça Saray İttifakı’nın da öbür taraftan Millet İttifakı’nın da hem FETÖ terör örgütü hem PKK terör örgütü ile değişik ilişki sistemleri içerisine girip bunlardan destek almaya çalıştıklarını görüyoruz. Biz Zafer Partisi olarak her iki terör örgütü ve bunun dışındaki terör örgütleriyle ancak Türk Devleti’nin mücadele etmesi gerektiği inancındayız ve bu inancımızı bu konudaki kararlılığımızla sonuna kadar sürdüreceğiz.
 


 

AdminAdmin