Kısa adı HİSDER olan Hikmet İlim ve Sanat Derneği’nde ‘Tarihin Işığında Türk-Yunan Gerilimi’ni anlatan Araştırmacı-Yazar Yılmaz Altunsoy, “Yunanistan’la olan hududumuz, hem kara anlamında hem Adalar Denizi anlamında dünyanın belki de görebileceği en saçma huduttur. Burnumuzun dibindeki adalar Yunanistan’a peşkeş çekilmiştir” dedi.
“ADALAR YUNANİSTAN’A PEŞKEŞ ÇEKİLDİ”
Türkiye’nin hudutlarının iki ülkeyle (Irak-Yunanistan) gayr-ı tâbi olduğunu ve hızlı bir şeklide düzeltilmeye muhtaç olduğunu ifade eden tarihçi-yazar Yılmaz Altunsoy, Yunanistan’la olan kara ve deniz hududunun problemli olduğunu belirterek “Batı’da en problemli hudut Yunanistan’la olan hududumuzdur. Hem kara anlamında hem de Adalar Denizi anlamında dünyanın belki de görebileceği en saçma huduttur. Yani burnumuzun dibindeki adalar Yunanistan’a peşkeş çekilmiştir” dedi. Yeni çıkan “100 Soruda Türk-Yunan Gerilimi” adlı kitabından hareketle Yunanistan ve Adalar Denizi’ndeki adalardaki askerî hareketliliği masaya yatıran yazar Yılmaz Altunsoy, “Yunanistan-Türkiye hududu gayr-ı tâbidir, gayr-ı insanîdir, gayr-ı coğrafîdir. Böyle bir paylaşım dünyada görülmüş bir paylaşım değildir. Bilerek yapılmıştır. Zamanı geldiğinde nasıl 1919’un 15 Mayıs’ında Yunanistan nasıl maşa olarak Türkiye’ye salınmışsa, zamanı geldiğinde yine Türkiye, eğer Lozan’da kendisine biçilmiş olan payenin ve verilmiş olan misyonun dışına çıkacak olursa; bu ihtilaflı hudutlar üzerinden, adalar üzerinden Türkiye ile Yunanistan arasında 100 yıl önce bir kavga çıkarılması planlanmış. Şu anda bu tatbikat sahasına konulmuş durumda” diye konuştu.
ADALARDAKİ HAKLARIMIZDAN LOZAN’DA FERAGAT ETTİK
Adalar Denizi’nde iri ve küçük 3200 adanın olduğunu ve Lozan’da bu adalardan sadece üç adanın verildiğini kaydeden Altunsoy, şu ifadelere yer verdi: “12 adalar Menteşe Grubunda olup, Rodos ve Meis ile birlikte 14 adadır. Bu adalar 1923 Lozan Antlaşması ile İtalyanlara, 1947 Paris Antlaşması ile de Yunanistan’a bırakıldı. Bu adaların toplam büyüklüğü Karapınar kadar. Lozan 12-16.maddeleri adalara dairdir. 12 adalar gayrı askeri olmak şartıyla İtalyanlara verildi. Sadece Gökçeada, Bozcaada ve Tavşan adası bize bırakıldı. Üç (3) mil içinde yar alan adalar bize bırakıldı. 16. Maddeye göre üç mil dışındaki adalardaki haklarımızdan ferâgat ettik. En büyük sıkıntı bu. Yunanistan’a karşı elimiz zayıf. Bizim savunmamız ise, “Herhangi bir devlet lehine ferâgat etmedik. Ferâgat ettiysek biz uluslararası toplum adına feragat ettik. Yunanistan adına feragat etmedik. Böyle beyanımız yoktur. Dolayısıyla 3 mil dışındaki adalardan sayma yöntemiyle Yunanistan’a bırakılan toplam 25 ada dışındaki adaların tamamına hak talep ediyoruz” diyoruz. Yunanistan 1830 Londra protokolü ile Mora ve civarında 48.000 km2’lik bir devlet olarak kuruldu. 1865’te,Osmanlı-İngiltere arasında imzalanan İstanbul Antlaşması ile Adriyatik’teki 7adanın sahibi oldu. 1881-1897 Teselya ve Epir’in Narda kısmına sahip oldu. 1913 Londra Barışı ile Selanik, Güney Makedonya ve Girit’in sahibi oldu.” Altunsoy ayrıca, Saruhan adalarının 1913’te Balkan harbinde Bükreş Antlaşmasıyla elimizden çıktığını, Büyük Devletler tarafından da bir anlaşma ile Yunanistan’a hibe edildiğini belirterek “Yunanistan tarihinde hiçbir zaman bu adalara sahip olmamış. Biz bu adaları Yunanistan’dan almamışız.” dedi.
“TÜRKİYE’YE KAFA TUTMAK YUNANİSTAN İÇİN HEZİMETTİR”
Yunanistan’ın “Megalo İdea”sını gerçekleştirmek için yıllardan beri uğraştığını, süratle silahlanmaya gittiğini, hava kuvvetlerine büyük önem verdiğini ve uçak sayısında bizi geçtiğini, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki doğalgaz kaynaklarından pay almasını engellemek için ABD, Fransa ve İsrail ile siyasi ve askeri anlaşmalar yaptığına dikkati çeken Altunsoy, Yunanistan’ın ABD-Fransa-İsrail üçgeninde, Türkiye’ye karşı yapılmak istenen siyasî ve askerî gelişmeleri de ele aldı. Altunsoy, “Yunan pilotlarını İsrail eğitiyor. İsrail heronları da Yunanistan’da görev yapıyor. 2030’a gelindiğinde Yunanistan Hava Kuvvetleri eğer bizi geçerse, bu bizim için iyi olmaz. Tarih tekerrürden ibarettir. Yunanistan ABD’ye, Fransa’ya, ona buna güvenerek Türkiye gibi her anlamda kendisinden 10 kat büyük olan Türkiye’ye kafa tutmak, Batı’nın şımarık çocuğu Yunanistan için hezimettir. Türkiye ağır bedeller ödeyebilir. Türk-Yunan gerilimi eğer sıcak bir çatışmaya dönüşmesi halinde, Yunanistan’ı Türkiye’nin elinden ne ABD’de, ne Fransa ne de bütün dünya gelse kurtaramaz” dedi.
Konya Gençlik Merkezi’nde düzenlenen sohbetten sonra soruları cevaplandıran tarihçi Yılmaz Altunsoy’a hediyesini, Hisder Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Önder Kutlu, emekli eğitimci Mehmet Yaralıoğlu le birlikte takdim etti. Önümüzdeki hafta 14 Kasım 2022 Pazartesi günü ise, Meram İlçe Belediye Başkamı Mustafa Kavus, “Meram’ın Kültür ve Kimliği” başlığı altında Meram’ı ve hizmetlerini anlatacak.
