Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök, Antalya'da düzenlenen 7. Geleneksel Medya Buluşması'nda konuştu. Burada ‘Değişen Dünya Dönüşen Çalışan’ konulu çalıştayın 24 Kasım’da düzenleneceğini açıklayan Gök, “İklim krizini sırf musluk suyunu israf etmeye, A sınıfı enerji beyaz eşya kullanmaya ya da tasarruflu ampullerle sarfiyatı en aza indirgemeye bağlamak mücadele yöntemlerinin ana ilkeleriyle çok da fazla bağdaşmamaktadır. Kimsenin geride bırakılmaması temelinde, Dünya’nın sağlığı için karbon ekonomisinden çıkıyorsak, bu dönüşümün yükünü çalışanlar üzerinde bırakmamak gerekiyor” dedi.
Şeker-İş Sendikası, çalışma hayatında sektörü ileriki yıllarda olumsuz etkilemesi muhtemel bir takım sorunları çözmek ve yeni çıkış yolları bulmak üzere uzmanların katılımıyla Konya’da ‘Değişen Dünya Dönüşen Çalışan’ konulu çalıştay düzenleyecek.
BASINA VE KATILIMCILAR ATEŞEKKÜR ETTİ
Grand Şeker Hotel’de düzenlenen basın toplantısında konuşan Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök şıu ifadelere yer verdi. Başkan Gök, “Basınımızın çok değerli temsilcileri, kıymetli hocalarım ve değerli katılımcılar, 2016 yılından bu yana Grand Şeker Otelimizde 7. sini gerçekleştirmekten onur duyduğumuz geleneksel medya buluşmamıza değerli katılımlarınızdan dolayı sizlere teşekkür ediyorum.
Ankara’nın daha doğru bir ifade ile Türkiye’nin nabzını tutmaya çalışırken, mesai mevhumu olmaksızın gecesini gündüzüne katarak toplumsal bilginin inşasında kamuoyunu doğru bir habercilikle bilgilendirmeye çalışan sizler, gerçekten de meşakkatli bir mesleği icra etmektesiniz.” dedi.
“İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ARTIK KABUL GÖRMÜŞ BİR GERÇEK OLARAK KARŞIMIZDA DURMAKTADIR”
Başkan İsa Gök, “Yeri geldiğinde bu görevlerini yerine getirirken, kimi zaman sınır ötesinde yaşanan savaş ortamında bir kurşunun, kimi zaman bir trafik kazasının, kimi zaman da zorlu mevsim koşullarının kurbanı oldunuz.
Türkiye’nin geleceğini şekillendirirken basın mensuplarına her zamankinden fazla ihtiyacımız olduğunu da ayrıca vurgulamak isterim.
Bugün iklim değişikliği olgusu bütün azameti ve vahametiyle artık kabul görmüş bir gerçek olarak karşımızda durmaktadır
İklim krizini sırf musluk suyunu israf etmeye, A sınıfı enerji beyaz eşya kullanmaya ya da tasarruflu ampullerle sarfiyatı en aza indirgemeye bağlamak mücadele yöntemlerinin ana ilkeleriyle çok da fazla bağdaşmamaktadır.
Kimsenin geride bırakılmaması temelinde, Dünya’nın sağlığı için karbon ekonomisinden çıkıyorsak, bu dönüşümün yükünü çalışanlar üzerinde bırakmamak gerekiyor.
Peki bu nasıl olacak? Bu sorunun cevabı da adil dönüşüm kavramı çerçevesinde üretilecek cevaplara bağlıdır. Yaklaşık 1,2 milyar işin, bir diğer deyişle, dünya istihdamının yüzde 40’nın sağlıklı ve istikrarlı bir çevreye doğrudan bağlı olduğunu ve işlerin sürdürülemeyeceğini unutmamak gerektir.
İçinde bulunduğumuz konjonktürde, gelişen ve ilerleyen teknolojinin beraberinde getirdiği değişim ve dönüşüm baş döndürücü hızla ilerlerken dünya aklının üzerine çıkan yapay zeka, dijitalleşme gibi kavramlar yakın gelecekte çalışma hayatının başrol oyuncusu rolünü üstlenmeye adaydırlar. Yeni mesleklerin, yeni üretim ilişkilerinin ve yeni çalışma biçimlerinin ortaya çıktığı bir çağın başındayız.
Travmatik bellek, sadece yaşanılan dönemi değil, gelecek kuşakları da etkilemektedir.
Bu sebeple yaptığınız işi, beceri ve bilgilerinizi çağın getirdiği yeniliklere göre güncellemezseniz bir çok meslek gurubunda işsiz kalma olasılığınız yüksektir. Kısaca işletmelerin ve çalışanların eski yöntemleri geri dönüşüm kutusuna göndererek sürdürülebilir dönüşüm için işgücüne yeniden format atmaları gerekmektedir.
Aksi halde etten, kemikten ve kandan oluşan sorunlar yumağı bedenlerle uğraşmak yerine kendi elleriyle ürettiği donanımlı bir robota istediği yazılımı yükleyip çalıştırmak her işverenin işine gelecek ve böylece insan merkezli yaşanan olumsuzluklar da bertaraf edilmiş olacaktır.
Bu sorun özellikle önümüzdeki süreçte şeker sanayinde daha çok kendisini hissettirecektir. Şeker sanayi gibi özellikle ağır sanayide birçok meslek grubunda robotlaşan ya da özelleştirme adı altında uygulanan yanlış sistemlerle bilerek robotlaştırılan insanların çalışma sistemlerinin yeniden check up edilmesi ihtiyacı vardır. Çalışma hayatında ‘yapay zekalaşma’ proaktif yaklaşımı ileride mesleklere ya buzul çağını yaşatacaktır ya da çağ atlatacaktır.” diye konuştu.
KONYA’DA DÜZENLENECEK “DEĞİŞEN DÜNYA DÖNÜŞEN ÇALIŞAN” KONULU ÇALIŞTAYA DAVET ETTİ
Kouşmasında “Değişen ve dönüşme durumundaki dünyada bazı gerçekleri imalat hatası olarak görmek, aslında sürekli hatanın imalatı ile uğraşıldığının farkında değildirler” diyen Başkan Gök, “Türkiye’de son yıllarda özellikle de işçilerin insanca yaşamanın öncü niteliğindeki sendikalılık kavramı bir takım zorlamalarla adeta sendikasızlaştırma vebasına yakalanmış durumdadır.
Bu sebeple bizler de özellikle çalışma hayatında sektörümüzü ileriki yıllarda olumsuz etkilemesi muhtemel bir takım sorunları çözmek ve yeni çıkış yolları bulmak üzere konunun uzmanları ile bir çalıştay yapma gereği duymuş bulunuyoruz.
24 Kasım 2023 tarihinde Konya’da gerçekleştireceğimiz “Değişen Dünya Dönüşen Çalışan” konulu çalıştayımıza yerel ve bölgesel aktörleri özellikle Valilik, belediyelere bağlı idareler, gıda sanayi çalışanları, üreticiler, kalkınma ajansları, üniversiteler, basın cemiyetleri ve tüm meslek odaları ile siz değerli basın mensuplarımızı davet ediyoruz.
Cumhuriyetimizin 100. yılına girdiğimiz bu gururlu günlerde gerçekleştirdiğimiz bu kıymetli buluşmaya katılımlarınızdan dolayı sizlere tekrar teşekkür ediyorum.
Son sözle, İsrail’in soykırım dercesine varan saldırısını lanetliyorum. 10 Kasım 1938 yılında ebediyete irtihal eden Cumhuriyetimizin kurucusu ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü buradan rahmetle anıyorum.
Bu vesileyle milletimizin varlık ve yokluk mücadelesini zaferle taçlandıran, bizlere bağımsız ve özgür bir ülke bırakan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşlarını, her daim minnetle yâd ediyorum. Hepinize saygılar sunuyorum.” İfadelerini kullandı.
