https://www.ureticihaber.com/files/uploads/user/59c8004549652a8e0df44e0b19aea664-9739eb9aa65f9b548d4c.jpg
Erdoğan Nesimioğlu

Konya Şeker’e “İtibar” Suikastı!..

3178 kez okundu.

Türkiye’nin önde gelen gıda firmalarından birisi olan Türkiye’nin şeker ihtiyacının 5’te 1’ini tek başına karşılayan Konya Şeker’e son dönemlerde itibar suikastı yapıldığını düşünüyorum.

Böylesine önemli bir kuruluşun, üstelik bir çiftçi kuruluşunun finansal itibarına dokunulmasının da doğru olmadığını düşünüyorum.

Çünkü, çiftçinin sahibi olduğu bu tür kurum ve kuruluşların öyle kolay kolay ayakta kalması, ortaklarına gelir kapısı olması, onların hayatlarını idame ettirmesi açısından çok önemlidir.

Konya Şeker’in 69 yıllık tarihi geçmişine bakacak olursak, başarılı bir geçmişi olduğunu görebiliriz.

Konya Şeker deyip geçmeyelim.

Dün, 1 tek fabrikası varken, bugün 45’e varan irili ufaklı tesisleri bulunuyor.

Dün, bünyesinde 1286 kişi çalışırken, bugün 10 bine yakın çalışanına aş ve iş kapısı olmuş bir kurum.

100 binlerce çiftçinin ekmeğini kazandığı devasa bir kurum.

Bu yüzden Konya Şeker’i görmezden gelmek, geçmişini unutmak, yaptığı tarımsal yatırım ve hizmetleri umursamazlıktan gelmek doğru değildir.

Bir kurumun ekonomik anlamda iyi olduğu dönemler vardır, kötü olduğu dönemler vardır.

Bu ticaretin bir kuralıdır.

Gün gelir çok kazanırsın, gün gelir zarar edersin.

Konya Şeker’de İstanbul Sanayi Odası’nın değerlendirmelerinde ilk 50’inin içine girecek kadar başarılı bir dönem geçirdi.

Gıda sektöründe ilk 10 içinde yer aldı.

Ama gelin görün ki, girdiği enerji sektörü yüzünden ve devletten aldığı Kangal ve Soma Termik Santralleri nedeniyle, dövizdeki dalgalanmalardan dolayı büyük zarar etti.

Kangal Termik Santralini aldığı dönemde dolar kuru 1.80 kuruş iken, birden bire dolar kuru fırladı ve Konya Şeker’de de mali sıkıntılar baş gösterdi.

Niyetler halisti ama öngörüler yetersiz kaldı.

Kimse, döviz kurunun bu kadar çabuk fırlayacağını hesap edemedi.

Konya Şeker gibi dövizle alış-veriş yapan pek çok kurum zor durumda kaldı.

Pek çok kurum iflas etti.

Ama, Konya Şeker tüm bu sıkıntılara rağmen ayakta kalmayı başardı.

Şimdi gurubun başında Ramazan Erkoyuncu ve ekibi bulunuyor.

Erkoyuncu ve ekibinin de niyetlerinin halis olduğunu biliyorum.

Başta Ramazan başkan olmak üzere kurum çalışanlarının hepsinin de bu sıkıntıdan kurtulmak için ellerinden gelen gayreti gösterdiğini görüyorum.

Ramazan Erkoyuncu başkan ve ekibinin bu zor döneme rağmen,  göreve geldikleri günden bu yana dövizdeki dalgalanmaların yükselmesine rağmen, gıda ve enerjide 5.5 milyar liralık iyileştirme yaptıklarını biliyoruz.

Yani işin özü yönetim iyi niyetle kendilerinden önce devraldıkları borcu ödemek için gece gündüz demeden çaba gösteriyorlar.

Ama, ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullar, dövizdeki dalgalanmalar, dünya piyasasındaki gelişmeler nedeniyle işler biraz zorlaşıyor.

2021 yılı sonlarında Ramazan Erkoyuncu başkanın göreve geldiği tarihte dolar 8-9 lira civarında gezinirken ve o zamanki borç 17- 18 milyar lira dolayında bulunuyordu.

Bugün itibariyle ise dolar kuru 18-19 lira civarında seyrediyor ve haliyle borçta 31-32 milyar liraya yükseliyor.

Yani, borcun ikiye katlanmasının en büyük nedeni  Ramazan başkan yönetiminin beceriksizliğinden değil, yüzde 1500 dolar kurunun ikiye katlanmasından kaynaklanmaktadır.

Hatta Ramazan Erkoyuncu başkan bir görüşmemizde bize şunları söyledi;

“2021 yılı sonu ile 2022 yılı sonu bilançolarında yaklaşık 6.2 milyar tl’lik bir iyileşme görüldü ( bunun 2 milyar TL ‘si enerji, 4.2 milyar TL gıdada) biz ne borç artırdık, nede 1 TL lik ipotek verdik, borç artışı tamamen kur farkından geliyor. Bu zaman içerisinde döviz borcunu TL ye çevirmek için, Maliye Bakanlığı, Merkez Bankası Başkanı ile borçlu olduğumuz bankalarla yoğun bir şekilde görüşüyoruz.”

Buda böyle biline…

Kısacası dostlar; Konya Şeker gibi çiftçinin sahibi olduğu kurumları koruyup kollamak bizim görevimiz olmalıdır, onların finansal itibarlarını kamuoyu nezdinde küçük düşürmek ve kurumun ekonomik gidişatına zarar verecek davranışlardan kaçınmak gerekir diye düşünüyorum.

 

Neler Söylendi?